1. Haberler
  2. SAĞLIK
  3. Koklayarak Kilo Vermek Mümkün! Bu Eşsiz Kokularla Zayıflamak Artık Çok Kolay!

Koklayarak Kilo Vermek Mümkün! Bu Eşsiz Kokularla Zayıflamak Artık Çok Kolay!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Merhaba değerli okurlarımız! Bugün sizlerle birlikte, koku duyumuzun kilo verme sürecindeki rolünü mercek altına alacağız. Bu ilginç ve bir o kadar da önemli konuyu ele alırken, beş duyumuzdan biri olan koku alma duyumuzun kilo verme sürecine ne ölçüde etki ettiğini keşfedeceğiz. Hazırlanın, bu keşif yolculuğuna birlikte çıkıyoruz!

Nasıl koku alırız?

Koku alma yeteneğimiz, burnumuzdaki özel duyu hücrelerinden, koku alma duyusu nöronlarından gelir. Bu hücreler, çevremizdeki maddelerin saldığı molekülleri algılar ve beyne koku bilgisi gönderirler. Kokular, burun deliklerimizden veya boğaz tavanını buruna bağlayan bir kanaldan geçerek nöronlara ulaşır. Soğuk algınlığı veya grip gibi durumlarda bu kanallar tıkalı olabilir ve bu durumda koku alma yeteneğimiz azalır. Koku ve tat alma duyularımız birlikte çalışır ve koku alma yeteneğimizin azalması yiyeceklerin tadını da etkiler. Koku alma duyusu olmadan, çikolata veya portakal gibi tatları ayırt etmek zorlaşır.

Yiyecekleri koklamak kalori sağlayabilir mi?

Koku duyumuz, özellikle belirli bir kokuyla eğitildiğinde, beyinde tükürük salgılamamızı tetikleyen duygusal bir yanıtı başlatabilir. Bu, vücutta insülin salgılanmasını uyarır, bu da hayatta kalma avantajı sağlar, çünkü yiyeceklerin ağızdan mideye ulaşması genellikle zaman alır. Örneğin, patates cipsi kokladığınızda ve hemen değil, beş dakika sonra yediğinizde, bu cips normalden daha fazla karbonhidrat içerecektir.

Bilimsel araştırmalar, tek yumurta ikizlerinin sadece bir hafta birlikte yaşamasının bile kan şekeri ve insülin seviyelerini senkronize edebileceğini gösteriyor. Sonuçlar karışık olsa da, benzer diyetler yapan ve aynı ortamı paylaşan kişilerin, uyumlu kan şekeri kontrolü belirtileri gösterdiği görülüyor. Bu bulgular, beslenmenin biyolojik yapımız üzerindeki etkisinin ne kadar büyük olduğunu ortaya koyuyor; bu durumu göz ardı etmemeliyiz.

Koku kilo kaybını nasıl etkiler?

Kuvvetli bir koku alma yeteneği olan bireylerin, genellikle aşırı kilolu olma ihtimalleri daha fazladır. Çünkü yemeklerin lezzetli kokusu, sağlıksız olma olasılığı yüksek olan yiyecekleri daha çekici kılar. Burnunuzun hassasiyetini kaybettiğinizde, bu baştan çıkarıcı kokulara daha az maruz kalır ve kendinizi nispeten daha zayıf hissedebilirsiniz.

Kilo verme hedefiniz varsa, lezzetli kokuların hüküm sürdüğü yerlerden kaçınmak en doğru strateji olacaktır. Eğer sağlıksız yiyeceklere olan düşkünlüğünüz devam ediyorsa, sadece egzersiz yaparak kilo vermek pek mümkün olmayacaktır. Ancak, sağlıklı ve aynı zamanda hoş kokulu alternatiflerin de bulunduğunu unutmayın. Biraz zihinsel disiplin ile kendinizi sağlıklı yemeklerin kokusuna alıştırabilir ve uzun vadede ideal bir vücut kitle indeksini sürdürebilirsiniz.

Zayıflamaya Yardımcı Kokular

Son zamanlarda yapılan araştırmalar, bazı kokuların iştahı baskıladığını ve böylece kişinin öğün başına daha az yemek yemesini sağladığını ortaya koymuştur. Bu iştah baskılayıcı kokular arasında yeşil elma, greyfurt, nane, muz ve zerdeçal bulunmaktadır.

Gün boyunca bu kokulardan herhangi birini 20-30 kez koklayan kişilerin daha az yemek yedikleri ve bu sayede daha hızlı kilo verdikleri gözlemlenmiştir. Bu kokuları elde etmek için yeşil elma, nane, muz ve zerdeçalı direkt olarak koklamak veya bu besinlerin aromatik yağlarını kullanmak mümkündür. Yeşil elma ve muzun kokularının farkında olarak tüketilmesi, nane yapraklarının suya eklenmesi veya çiğnenmesi, zerdeçalın ise çorba veya yoğurtlara eklenmesi bu etkiyi artırabilir. Besinlerin renkleri ve kokuları, onların bize sağlayabileceği faydalar hakkında ipuçları verir. İştah baskılama özelliği de bu faydalardan biridir.

1.) Yeşil elma

Açlık krizlerini kontrol altına almak, çoğu zaman zorlu bir süreçtir. Peki, bu açlık krizlerinin yoğunluğunu nasıl hafifletebilir ve doyma hissini kontrol altına alabiliriz? İşte size bir öneri: Yemeklerinizi tüketmeden birkaç dakika önce bir miktar yeşil elma kokusu almayı düşünün. Bilimsel araştırmalar, kilo verme sürecinde olan ve yeşil elma kokusunu kullanan bireylerin, bu yöntemi kullanmayanlara kıyasla daha başarılı sonuçlar elde ettiğini göstermiştir. Bu nedenle, yeşil elma kokusu, iştah kontrolünde etkili bir yöntem olabilir.

2.) Greyfurt

Turunçgil ailesinin bu güzel üyesi, sadece cildinizi canlandıran ve bağışıklık sistemini güçlendiren yüksek C vitamini içeriği ile değil, aynı zamanda hızlı kilo kaybına da yardımcı olmaktadır. Yemeğe başlamadan önce taze ve pembe bir greyfurtun kokusunu almak, sadece iştahınızı kontrol altına almanıza yardımcı olmaz, aynı zamanda kilo verme sürecinizi de hızlandırır. Osaka Üniversitesi’ndeki bir bilimsel araştırmada, fareler üzerinde greyfurt kokusunun iştah azaltıcı etkisi ve kilo kaybını önemli ölçüde hızlandırdığı kanıtlanmıştır.

3.) Nane

Kilo kaybının en etkili yolu, beslenme ve egzersiz arasında ideal bir dengeyi sağlamaktır. Fiziksel aktiviteler, tükettiğiniz gıdalar kadar önem taşır. Nane kokusunun, egzersiz performansınızı yükseltip daha etkili sonuçlar elde etmenize yardımcı olabileceği bilinmektedir. Yapılan bir araştırma, taze nane yapraklarının ya da nane kokusunun, ruh halinizi iyileştirebileceğini, enerji seviyenizi yükseltebileceğini, dikkatinizi ve uyanıklığınızı artırabileceğini, yani tatmin edici bir egzersiz deneyimi için gereken tüm unsurları sağlayabileceğini ortaya koymuştur. Bu nedenle, kilo verme sürecinizde nane kokusunu denemeyi düşünebilirsiniz. Bu, hem egzersiz performansınızı artırabilir hem de genel sağlık ve yaşam kalitenizi iyileştirebilir.

4.) Rezene

Rezene, damak tadınızı canlandıran, salatalarınıza lezzet katan ve şimdi de iştahınızı kontrol altına almanıza yardımcı olan bir bitki. West Coast Aromaterapi Enstitüsü’nün yaptığı bir araştırmaya göre, yemekten hemen önce rezene saplarını koklamak, iştahınızı baskılamakta etkili oluyor. Bu, rezenenin özgün kokusunun beyninizi aldatarak yemek yeme isteğinizi azaltmasıyla gerçekleşiyor. Bu sayede daha az yiyorsunuz ve sağlıklı bir yaşam tarzına adım atıyorsunuz.

5.) Muz

Kilo verme sürecini hızlandırmada muz kokusunun etkisi oldukça önemlidir. Chicago merkezli Tat ve Koku Tedavi ve Araştırma Vakfı’nın yaptığı çalışmalar, muz kokusunun bu süreci etkileyen önemli bir faktör olduğunu ortaya koymuştur. Araştırmalar, muz kokusuna maruz kalan kadınların ayda ortalama 7 kilo kaybettiğini göstermektedir. Bu, muz kokusunun kilo kaybına olan katkısını net bir şekilde göstermektedir. Bu nedenle, kilo verme sürecini hızlandırmak isteyenler için muz kokusu önemli bir yardımcı olabilir.

6.) Sarımsak

Keskin ve belirgin kokusuyla bilinen sarımsak ve soğan gibi besinler, tüketilen gıdaların daha küçük porsiyonlar halinde alınmasını teşvik eder. Bu, daha az yeme eğilimini tetikler ve dolayısıyla kilo kontrolüne yardımcı olur. Baharatlı ve sarımsaklı yiyecekler, büyük lokmalar almayı engelleyerek, tüketiminizi hızlı bir şekilde azaltır. Sarımsak, beyninizi bu yönde manipüle eder ve aşırı yeme alışkanlığınızı kontrol altına almanızı sağlar, ki bu da kilo verme sürecinde önemli bir faktördür.

Esansiyel yağlar

Esansiyel yağlar, kilo verme sürecinde alternatif, güvenilir ve etkin bir çözüm sunarak popüler hale gelmiştir. Antik çağlardan beri kullanılan bu yağlar, limon, portakal, lavanta ve gül gibi çeşitleriyle kaygı, stres ve depresyonu hafifletirken, zencefil, greyfurt ve tarçın gibi türleriyle de iştahı kontrol altına alır, sindirimi düzenler ve kilo verme sürecini destekler. Genelde kullanılmadan önce, tatlı badem yağı, hindistancevizi yağı, zeytinyağı gibi taşıyıcı yağlara birkaç damla eklenir. Kilo verme hedefli esansiyel yağlar, iştahı baskılayarak, metabolizma hızını artırarak ya da bu iki etkiyi bir arada sunarak işlev görür.

Kilo vermek için 5 esansiyel yağ

Beş temel yağın, sağlıklı ve besleyici bir diyetin yanında düzenli fiziksel aktivite ile birleştirildiğinde, kilo kaybını hızlandıracak ek bir etkiye sahip olduğu belirtiliyor. Bu yağlar, besin değeri yüksek bir beslenme düzeni ve aktif bir yaşam tarzının yanı sıra, kilo verme sürecini destekleyecek ek bir yardımcı olarak rol oynar. Bu nedenle, ideal kilonuza ulaşma yolculuğunda, bu beş esansiyel yağı diyetinize dahil etmek, size gereken ekstra itme gücünü sağlayabilir.

1.) Greyfurt Esansiyel Yağı

Greyfurt yağı, kilo yönetiminin en etkili yardımcılarından biridir. Haftada üç kez, 15’er dakikalık periyotlarla bu yağa maruz kalmak, iştahı ve vücut ağırlığını düşürdüğü bilimsel araştırmalarla desteklenmiştir. İştahı bastırma ve açlık hissini azaltma özellikleri sayesinde, daha hızlı bir doygunluk hissi oluşturur. Dlimonen adlı bileşeni, metabolizmayı hızlandırır ve vücut yağını parçalamaya yardımcı olur. Ayrıca, besinlerin dokulardan kan dolaşımına taşınmasını sağlayan lenfatik sistemin temizliğine destek olur ve drenajını iyileştirir. Bu özellikleri sayesinde selülit oluşumunu azaltır ve şişkinliği engeller. Detoks etkisiyle vücudu toksinlerden temizler ve su tutulumunu azaltır.

2.) Limon Esansiyel Yağı

  • Greyfurt yağı gibi iştahı bastırırken metabolizmayı da hızlandırır. Aynı zamanda sindirim sağlığını da iyileştirir.

  • Stresi azaltmaya yardımcı olur . Aşırı yeme eğiliminin stres düzeyiyle çok ilgisi vardır. Stres altında olduğumuzda vücudumuz, vücutta yağ depolanmasına yardımcı olan ve önemli kilo alımına yol açan çeşitli hormonlar salgılar.

  • Greyfurtta olduğu gibi limon esansiyel yağı da vücudun yağ yakma yeteneğini artıran limonen bileşiğini içerir.

  • Yüksek C vitamini içeriği kolajen oluşumunu artırır, kasların sıkılığını artırır, enfeksiyonlarla savaşır, bakteriyel ve viral büyümeyi engeller, kanamaları durdurur ve toksinlerin vücuttan atılımını artırır.

  • Enerji seviyelerini artırır.

  • Depresyonu azaltır ve ruh halini yükseltir.

3.)Tarçın Esansiyel Yağı

Kan şekerini ve insülin seviyelerini düzenlemeye yardımcı olur , böylece kilo kaybına yardımcı olur ve şeker isteğini azaltır. Kan şekeri seviyeleri dengesiz olduğunda kişi aşırı yeme ve kilo alma eğilimindedir. Kanda çok fazla şeker olduğunda vücut, şeker moleküllerinin hücrelere girmesi için insülin salınımını artırır. Hücrelerde yakıt için yeterli şeker mevcutsa ilave şekeri kabul edemezler. Bu nedenle insülinin bu fazla şeker moleküllerini vücutta depolanan yağa dönüştürmesi gerekir.

  • Kalp hastalığı ve iltihaplanma riskini azaltır, kan dolaşımını iyileştirir.

  • İştahı bastırmaya ve metabolizmayı hızlandırmaya yardımcı olur.

  • Yeme isteğini azaltır ve sindirimi iyileştirir.

4.) Zencefil Esansiyel Yağı

  • Besinlerin sindirimini ve emilimini destekler.

  • Zencefil yağındaki gingerol adı verilen önemli bir bileşik , vücuttaki iltihabı etkili bir şekilde azaltır ve vitamin ve minerallerin emilimini artırır.

  • Şeker isteğini azaltır.

  • Şişkinliği ortadan kaldırır ve bağırsakların temizlenmesine yardımcı olur.

  • Toksinlerin vücuttan atılmasına yardımcı olan terlemeyi teşvik eder.

  • Beyin ve hafıza fonksiyonunu geliştirir.

5.) Nane Esansiyel Yağı

  • Enerji seviyelerini artıran, yorgunluğu azaltan ve zihnin odaklanmasına yardımcı olan doğal bir enerji vericidir.

  • Açlık sancılarını azaltır ve daha hızlı tok hissetmenize yardımcı olabilir.

  • Sindirim sisteminin işleyişini iyileştirir ve mide rahatsızlığını giderir.

  • Topikal olarak kullanıldığında hissedilen serinlik hissi ağrıyı hafifletir, zihinsel uyanıklığı artırır ve hayata daha olumlu bir bakış açısı sağlar.

  • Stresi yönetmeye yardımcı olur. Bu, kişi stres altındayken aşırı yeme isteğinin önlenmesine yardımcı olur.

  • Sağlığın geliştirilmesi ve vücudun metabolik süreçlerinin iyileştirilmesi için gerekli olan omega 3 yağ asitleri, C Vitamini, demir, potasyum ve magnezyum açısından zengindir.

Özet olarak…

Kilo verme sürecinde, çeşitli kokuların yardımcı bir rol oynayabileceğini belirtmek gerekir. Ancak, bu kokuların tek başına bir çözüm olmadığını unutmamak önemlidir. Kilo verme hedefinize ulaşmak için, bu kokuların yanı sıra size özel olarak hazırlanmış bir diyet ve düzenli bir egzersiz programı da gereklidir. Ayrıca, bazı bireylerin belirli kokulara alerjisi olabileceğini ve bu durumun ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini de göz önünde bulundurmalıyız. Bu nedenle, herhangi bir koku kullanımına başlamadan önce mutlaka bir uzmana danışmanızı tavsiye ederiz. Kendi başınıza karar vermek yerine, bu konuda profesyonel bir görüş almanın her zaman daha güvenli ve etkili olacağını unutmayın.

Sağlıklı günler dileriz.. Ayrıca diğer içeriklerimiz için 👇

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir