1. Haberler
  2. SAĞLIK
  3. Diyet Sürecinde Aklınıza Takılan O Soruyu Yanıtlıyoruz: Zayıfladığınızda Yağlar Nereye Gidiyor?

Diyet Sürecinde Aklınıza Takılan O Soruyu Yanıtlıyoruz: Zayıfladığınızda Yağlar Nereye Gidiyor?

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Merhaba sevgili okurlarımız😊 Diyet yaparken çoğumuzun önceliği genellikle yağları eritmektir. Peki, bu eriyen yağlar acaba nereye gidiyor, hiç merak ettiniz mi? Eğer hazırsanız, bu sorunun cevabını birlikte araştıralım.

Yağ kaybı nasıl çalışır?

Enerji tüketiminin aşırıya kaçması, genellikle yağ veya karbonhidrat kaynaklı kalorilerin yağ hücrelerinde trigliserit şeklinde birikmesine yol açar. Bu durum, vücudunuzun gelecekteki enerji ihtiyaçlarını karşılamak adına bir koruma mekanizmasıdır. Ancak, sürekli hale gelen bu fazla enerji alımı, zaman içinde vücut şekliniz ve sağlığınız üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir, yağ fazlalığına sebep olabilir.

Kilo verme sürecini hızlandırmak için, harcadığınızdan daha az kalori almanız gerekmektedir. Bu duruma ‘kalori açığı’ adı verilir.

Her ne kadar kişiden kişiye değişiklik gösterse de, genellikle günlük 500 kalori eksikliği, belirgin bir yağ kaybı sürecini başlatmak için yeterli olacaktır.

Sürekli bir kalori açığı durumunda, yağlar yağ hücrelerinden ayrılır ve vücudunuzdaki enerji üretim merkezi olan mitokondri hücrelerine taşınır. Burada, enerji üretimi için gerekli olan işlemler sonucunda yağlar parçalanır.

Eğer kalori açığı sürekli hale gelirse, vücudunuzdaki yağ depoları enerji sağlamak için kullanılmaya devam eder ve bu durum vücut yağında azalmaya sebep olur.

Kilo Verdiğinizde Yağlar Vücuttan Nasıl Ayrılır?

Yağ kaybının karmaşıklığı, vücudunuzun biyolojik süreçlerinde saklıdır. Kilo verme sürecinde, yağ hücreleriniz küçülür. Bir araştırmaya göre, yağın %84’ü nefes alıp verirken karbondioksit olarak atılır. Dolayısıyla, kilo verirken aslında nefes alıp veriyorsunuz.

Örneğin, 10 kg yağ kaybettiğinizde, bunun 8,4 kg’ı akciğerlerinizden çıkar ve geriye kalan 1,6 kg suya dönüşür. Bu da akciğerlerin yağ kaybında en önemli organ olduğunu gösterir.

Vücudunuzdaki yağ hücreleri, trigliserit adı verilen bir yağ türünü depolar. Bu trigliseritler, yağ yakma veya oksidasyon sürecinde karbondioksit ve suya dönüşür. Yani, nefes verirken yağlarınızı karbondioksit olarak atarsınız.

Su haline gelen yağ, vücut sıvılarınızda dolaşır ve idrar, gözyaşı, ter gibi şekillerde vücuttan atılır. Bu yüzden egzersiz, kilo verme sürecinin önemli bir parçasıdır. Çünkü vücudunuz yağları terleme, idrar yapma ve nefes alma yoluyla atar.

Ancak, bu metabolik süreci tamamlamak için oksijene ihtiyaç duyarsınız. Yağ yakma süreci, kaybettiğiniz yağın üç katı kadar oksijen gerektirir. Yani, 10 kg yağ kaybetmek için yaklaşık 30 kg oksijen tüketmeniz gerekir.

Yağ kaybının yan ürünleri

Vücut yağının enerjiye dönüştürülmesi karmaşık bir süreçtir ve bu süreçte iki ana yan ürün ortaya çıkar: Karbondioksit ve su. Karbondioksit, nefes alıp verirken dışarı atılırken, su ise idrar yoluyla, terlemekle veya solunum sırasında dışarı atılır. Fiziksel aktivite sırasında, özellikle de egzersiz yaparken, bu yan ürünlerin vücuttan atılma hızı önemli ölçüde artar. Bu, nefes alıp verme ve terleme hızının artmasıyla bağlantılıdır.

Diyet ve egzersiz özellikle önemli!

Yağ kaybını hızlandırmanın iki ana yolu diyet ve egzersizdir. Kalori açığı oluşturmak, enerji ihtiyacını karşılamak için yağ hücrelerinin yağ salmasını sağlar.

Egzersiz, kaslar ve yağ hücreleri arasındaki kan akışını hızlandırır, bu da enerjiye dönüştürülecek yağların daha hızlı serbest kalmasını ve enerji tüketimini arttırır.

Kilo verme sürecini kolaylaştırmak için haftada beş gün, her biri yaklaşık 30-50 dakika süren orta yoğunlukta egzersizler önerilir.

Bu egzersizlerin, kas kütlesini koruyan veya arttıran direnç antrenmanları ile kalori yakmayı hızlandıran aerobik egzersizlerin bir karışımı olması en faydalıdır.

Kalori kısıtlaması ve besleyici bir diyet, uygun bir egzersiz programıyla birleştiğinde, sadece diyet veya egzersiz yapmaktan daha etkili bir yağ kaybı sağlar.

En iyi sonuçları elde etmek için diyet ve egzersiz programınızı bir diyetisyen ve bir antrenörle birlikte planlamayı unutmayın.

Yağ kaybı süreci ilerledikçe, yağ hücrelerinin boyutu büyük ölçüde küçülür ve bu da vücut kompozisyonunda gözle görülür değişikliklere neden olur.

Yağı ilk önce nereden kaybedersiniz?

Diyet yapan birçok kişi, belirli bölgelerinden kilo kaybetmeyi hedefler. Bu bölgeler genellikle karın, kalça, uyluk ve popo olur. Bölgesel kilo kaybının etkinliği kanıtlanmış olmasa da, bazı kişilerin belirli bölgelerden diğerlerine kıyasla daha hızlı kilo verme eğiliminde olduğu görülür. Vücut yağının dağılımı genetik ve yaşam tarzı faktörlerine bağlıdır. Eğer kilo verme ve kilo alma deneyiminiz varsa, yağ hücrelerindeki değişiklikler nedeniyle vücut yağınızın dağılımı zamanla değişebilir.

Peki, kilonuzu korumak neden zordur?

Fazla yemek yediğimizde, vücudumuzun yakma kapasitesinin üzerine çıktığımızda, yağ hücrelerimiz hem sayıca artar hem de büyür. Ancak, yağ kaybederken, bu hücrelerin sayısı genellikle aynı kalırken, boyutları küçülür. Dolayısıyla, vücut şeklimizdeki değişikliklerin temel sebebi, yağ hücrelerimizin sayısındaki değil, boyutlarındaki azalmadır.

Bu durum, kilo verdikten sonra yağ hücrelerimizin hala var olduğu ve eğer kilo kaybını devam ettirmek için çaba sarfetmezsek, bu hücrelerin hızla yeniden büyüyebileceği anlamına gelir. Bazı bilimsel çalışmalar, kilo vermenin devamlılığının neden bu kadar zor olduğunu açıklarken, bu durumu öne sürmektedir. Kilo kaybının sürekliliği için gereken çaba, yağ hücrelerinin varlığını ve potansiyel büyüme kapasitesini göz önünde bulundurmalıdır.

Ne kadar kilo vermeyi hedeflediğinize bağlı olarak yağ kaybı yolculuğunuzun süresi önemli ölçüde değişebilir.

Hızlı kilo verm; baş ağrısı, yorgunluk, kas kaybı ve adet düzensizliği gibi çeşitli olumsuz etkilerle bağlantılıdır. Bu sebeple, birçok insan daha kalıcı bir çözüm ve kilo almanın önlenmesi amacıyla, yavaş ve aşamalı kilo kaybını savunur. Ancak, bu konuda yeterli bilgi bulunmamaktadır. Fakat, kaybedecek önemli miktarda yağınız varsa, daha hızlı bir yaklaşım gerekli olabilirken, kaybedecek daha az yağı olan kişiler için kademeli bir yaklaşım daha uygun olabilir.

Beklenen kilo kaybı oranı, diyet listenizin içeriğine göre değişir.

İdeal kilonuza ulaştığınızda, kalori tüketiminizi bu kiloyu sürdürebilecek şekilde düzenlemelisiniz. Unutmayın, kilo almayı engellemek ve genel sağlığınızı artırmak adına düzenli spor yapmayı ve dengeli, besleyici bir diyeti sürdürmeyi ihmal etmemelisiniz.

Fazla kilolu veya obez kişiler için, ilk altı ay içerisinde başlangıç kilonuzun %5-10’unu kaybetmek, diyet, fiziksel aktivite ve davranış değişikliklerini içeren kapsamlı bir yaşam tarzı değişikliği ile gerçekleştirilebilir.

Kilo kaybını etkileyen diğer faktörler arasında cinsiyet, yaş, kalori eksikliğinizin derecesi ve uyku kalitesi bulunur. Ayrıca, bazı ilaçlar da kilonuzu etkileyebilir. Bu yüzden diyet yapmaya başlamadan önce mutlaka bir uzmana danışmanız önerilir.

Sağlıklı günler dileriz ❤️ İlgini çekebilecek diğer içeriklerimiz için 👇

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir