1. Haberler
  2. Spor
  3. BTS Üyeleri Avrupa’yı Fetheden Filenin Sultanları’ndan Hangileri Olurdu?

BTS Üyeleri Avrupa’yı Fetheden Filenin Sultanları’ndan Hangileri Olurdu?

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Filenin Sultanları, 2023 CEV Avrupa Şampiyonası’nı kazanarak büyük bir başarının altına altın varaklı kalemle imzalarını attı. Tüm Avrupa’nın Sultanı olan kızlar, ülkede büyük bir coşkuya sebep oldu. Hepimizin gururlandığı bu başarı sonrası elbette gündemde A Milli Kadın Voleybol Takımı yer almaya devam ediyor. Güney Kore’nin en popüler müzik grubu BTS’in hayran kitlesi ARMY de, ‘BTS üyeleri hangi Filenin Sultanı olurdu?’ diye düşündü. Gelin bakalım ortaya ne çıktı…

Filenin Sultanları, 2023 CEV Avrupa Şampiyonası’nın galibi olarak tüm ülkeyi büyük bir gurur selinin içine sürükledi bildiğiniz gibi.

Finale kadar emin adımlarla ilerleyen ve Sırbistan’a karşı galip gelen A Milli Kadın Voleybol Takımımız, sosyal medyada en çok konuşulan konular arasında ilk sırada.

Kızlar bu kadar gündemdeyken, Güney Kore’nin medarı iftiharı, her başarının altında elleri olan BTS grubu fanları da harekete geçti.

Bambaşka kulvarlarda, bambaşka başarılar elde eden iki ayrı dünyanın gruplarını bir araya getirerek, ‘acaba hangisi olurdu?’ sorusuna yanıt aradı.

Eğer görmediyseniz aynı eşleşmeyi Cennet Mahallesi karakterleri için de yapmıştık.

Türk ARMY’ler BTS’i “acaba ne olurdu?” diye sürekli düşünüyor. Cennet Mahallesi’nden sonra da “hangi yemek programını sunardı?” yapmıştık.

Gelin bakalım BTS üyeleri hangi Filenin Sultanı olurdu…

Liderleri ayırmak elbette olmaz. Kim Namjoon, Filenin Sultanları’nı hırsıyla bir arada tutan kaptan Eda Erdem Dündar olurdu.

Eda Erdem’in o aurası, takımı çekip çevirmesi ve herkesin en düşük anında bile onların en büyük destekçisi olarak kaptanlığını göstermesine hayranız. En kötü anda bile verdiği motivasyon ve yönetimiyle kızları düştükleri yerden alıp zirveye taşımak konusunda üstüne yok. Aynı şeyi BTS’in lideri Namjoon’da da görüyoruz. Tüm üyeler en iyi haline gelsin diye elini üstlerinden çekmeyen, canlı yayınlarda konuşma yapsınlar diye onları öne çıkaran ve süreçleri iyi yöneten Namu, Eda Erdem’den başkası olamazdı.

Kim Seokjin, fırsat verdiği takdirde takımı en iyi haline getirebilecek ve canını dişine takacak Gizem Örge olurdu.

Başarısı gözle görülen fakat kendini gösterebilmek için fırsata ihtiyacı olan Gizem Örge, Avrupa Şampiyonası’nda hırsıyla sahayı paramparça etti. Seokjin’de de aynı potansiyeli görüyorum. Kendisi ‘Silver Voice’ olarak adlandırılıyor bildiğiniz gibi. Yıllar boyunca kliplerde geri planda bırakılan Seokjin’in partları, daha sonrasında herkesin suratına tokat gibi çarpmıştı. Aynı Gizem Örge gibi.

Yaptığı her işle sektörü paramparça eden, diss atmanın kitabını yazan Min Yoongi elbette gururumuz Ebrar Karakurt olurdu.

Ebrar başarıları ve maç performansları bir yana dursun, kişisel hayatı ve sosyal medya paylaşımlarıyla bir kitlenin hedefi haline geldi. Her zaman söylediğimiz gibi kimse haddi olmadığı şekilde eleştirilerini sürdürüp Ebrar’ı üzerken, kendisi şampiyonluk ile en güzel cevabı verdi. Yoongi de tıpkı onun gibi. Kendi söyledikleri ve yaptıkları ‘sert’ bulunduğu için bazı kitlelerce eleştiri yağmuruna tutulan Yoongi, kendi eleştirilerine şarkıları ile cevap verdi. Aynı zamanda grup üyelerine gelen yorumlar da sinirini bozmuş olacak ki her bir cümleyi tek tek son albümü ile silip attı. Ee ne diyorduk, ‘Nefret ve önyargının köleleri, YouTube’un köleleri, gösterişin köleleri.’…

Jung Hoseok, başarılı savunmaları ve sempatik tavırlarıyla Zehra Güneş olurdu.

Bloklardan aldığı sayılarla ‘Viyana’nın kapılarını da mı sen savundun be?’ dedirten Zehra Güneş’in başarılı performansını her zaman konuşmaya devam ediyoruz. Güzelliği, güler yüzü, hırsı, sempatikliği ile çok sevdiğimiz Zehra’yı bu yüzden Jung Hoseok’a benzettik. Maç esnasında bambaşka bir hırs ile sahaya çıkan ve hataya toleransı olmayan Zehra gibi, ne kendinin ne başkasının düzeni bozmasına izin vermeyen Hoseok aynı kulvarda. Normal zamanlarda bir çiçek gibi tatlı tatlı gezerken, işler ciddiye binince içinden farklı bir insan çıkıyor. Azim denen şey resmen gözlerinden okunuyor.

Park Jimin, en iyisini yapabilmek adına her zaman çok çalışan ve başarılarının karşılığını bir bir alan Elif Şahin olurdu.

Elde edemedikleri ve önlerinde duran başarıya adım adım ilerledikleri sırada her şeyiyle sahada boy gösteren Elif Şahin, finalin en beğenilen isimlerindendi şüphesiz. Kolay olmayan yollardan geçerken takıldıkları taşları sekerek atlatan Milli Takım’da pes etmeden savaşan Elif Şahin, Jimin’e çok benziyor bu konuda. Zamanında konserlerde detone olduğu dönemler ölüm tehditleri alan Jimin hiçbir zaman pes etmedi. Her zaman en iyisi olmak için çalışmaya devam etti ve şimdi dünya peşinden koşuyor.

Kim Taehyung; her zaman çok heyecanlı olan, sahada fırtınalar estiren ama bazen söyledikleri konusunda kendine hakim olamayan İlkin Aydın olurdu.

İlkin Aydın’ın dünya tatlısı bir insan olduğu konusunda hemfikiriz. Sempatik tavırları ile ortada gezinirken takımın da neşe kaynağı oluyor adeta. Başarısı konusunda ise kelimeler kifayetsiz elbette. Avrupa Şampiyonluğu konusunda en mutlu olan isimlerden biri. Tıpkı Taehyung gibi. Grubunun ve arkadaşlarının başarılarından her zaman çok mutlu olur. Diğer bir yandan kendisi de başarılı olabilmek adına elinden geleni yapar. Farklı tarzı ve ‘Tata Mic’ tavırlarıyla bebek gibi sevme isteği uyandırır. He bir de yanlışlıkla canlı yayında siyasi şeyler söyleme ihtimali yüksek. :)

41 kere maşallah bir ikili: Jungkook, Melissa Vargas olurdu.

Finale gelene kadar sahayı coşturan Melissa Vargas, final maçında Sırbistan’a karşı 41 sayılık skor elde ederek Sultanları şampiyonluğa taşıyan isim oldu. Herkes Vargas’a olan hayranlığından coşarken, o da bu hak edilmiş başarıyı en güzel şekilde kutladı. Tıpkı Jungkook gibi. Bu zamana kadar çok çalışan, hep ön planda olan, bir saniye bile durmayan ve adını dünyalara duyuran Jungkook sahaları değil ama sahneyi ağlattı. Bize de başarısıyla gurur duymak ve hayranı olmak kaldı.

Bonus: Bang Si-Hyuk yani Hitman Bang, Giovanni Guidetti olurdu. :)

Çok lafa gerek yok, büyük bir çoğunuz ne demek istediğimi anlayacak. Grubun başarısı ile adını daha büyük kitlelere duyuran, şirketi büyüten fakat asla bunlarla yetinmeyen ve hırslarına kurban giderek süreci kötü yöneten Hitman Bang; Giovanni Guidetti olurdu.

Sizce BTS üyeleri hangi Filenin Sultanı olurdu?

Gelin yorumlarda buluşalım! 

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir