NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere Türkiye’ye geldi.
Jens Stoltenberg dün Milli Savunma Bakanı Hulis Akar ile birlikte Gelibolu’yu ziyaret etti. Stoltenberg akşam saatlerinde ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Türkiye’deki temaslarının son gününde TRT Haber’e konuştu.
“Ukrayna’daki savaşı konuştuk”
Türkiye’ye yaptığı ziyareti değerlendiren Jens Stoltenberg, “Sayın Erdoğan’ı ziyaret etme sebebim tabii ki önemli konuları ele almaktı. Özellikle Ukrayna’daki savaşı konuştuk. Aynı zamanda Gelibolu’ya gitme onuruna da eriştim. Sayın Savunma Bakanı Hulusi Akar ile birlikte oraya gittik. Orada neler olup bittiğini öğrenme şansım oldu. Orada yaşanan savaşın hikayesini öğrendim ve tabii ki barışın korunmasının ne kadar önemli olduğunu anladık.“ ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin arabuluculuk rolü
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tahıl krizi konusundaki çabalarına özellikle dikkat çeken NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “Türkiye ve Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan önemli bir rol oynuyor. Özellikle de savaşın ortaya çıkardığı kötü sonuçların azaltılmasında bu noktada Türkiye’nin yapmış olduğu tahıl koridoru anlaşmasına ara buluculuk ve bu sayede Ukrayna tahılının tüm dünyaya ihraç edilmesi bu gerçekten çok önemli bir adımdı, bu adımlara minnettarız. Anlaşma, Türkiye’nin oynadığı rolün ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu.” dedi.
Yunanistan’ın Ege’deki provokasyonları
Yunanistan’ın Ege’deki provakasyonları hakkında da konuşan Stoltenberg, “Türkiye ve Yunanistan çok kıymetli NATO üyesi ülkeler. Bizim ortak güvenliğimiz ve savunmamız için biz birlikte zaten birçok bağlamda çalışıyoruz. NATO içerisinde günlük bir işbirliğimiz var zaten. NATO’nun operasyonlarında da yan yana görev alan ülkeler. Tabiki fikir ayrılıkları olacaktır. Ben her iki ülkeyi de bu farklılıkları iyi işbirliği ve müttefiklik ruhu içerisinde çözmelerini beklerim. Bu bağlamda gerilimlerin azaltılması ve bu fikir ayrılıkların çözülmesi lazım.” açıklamasında bulundu.
İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği başvurusu
İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üye olmalarını istediklerini belirten NATO Genel Sekreteri, “Bildiğiniz gibi Türkiye tarihi bir karara imza attı. Haziran ayında Madrid’deki NATO zirvesinde ve bu sayede İsveç ve Finlandiya davet edildi ve Tükiye ile İsveç, Finlandiya arasında 3’lü bir zabıt imzalandı. Şu anda bu iki ülke Türkiye ile yapmış oldukları anlaşmanın kurallarını yerine getiriyor ve özellikle terörle mücadele konusunda. Tabiki Türkiye’ye silah satışının önündeki engelleri de kaldırdılar. Bu konuda Türkiye ile birlikte çalışma konusunda da hazırlar. Kalıcı bir yapı ve mekanizma kurup birlikte çalışmak ve bilgi paylaşımında bulunmak açısından. Diğer taraftan da daha fazla sınır dışı ve iadeler de olacaktır. Bu anlamdaki anayasaları ile ilgili güçlendirmeleri yaptıktan sonra. Zorlu müzakereler gerçekleştirildi Madrid’de o dönemde. Şimdi ben şundan mutluyum ki Finlandiya ve İsveç şimdi bunları uyguluyor ve bizim ittifakımıza tam üye olmalarını isteriz.“ diye konuştu.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Ukrayna’nın meşru müdafaa hakkını kullanmasını sağlıyoruz”
“Diğer taraftan da bir NATO üyesi olarak şunu da görmemiz lazım şu anda Ukrayna’da bir savaş var Başkan Putin’in başka bir ülkeyi işgal etme kararından sonra meydana gelen bir savaş. Askeri ve ekonomik desteğimizi Ukrayna’ya veriyoruz. Rusların bu saldırısına karşı Ukrayna’nın meşru müdafaa hakkını kullanmasını sağlıyoruz.
“Nükleer silahlar hiçbir zaman kullanılmamalı”
Tahıl koridoru anlaşması konusunda Türkiye’nin ve Sayın Erdoğan’ın oynamış olduğu ara buluculuk rolü ve göstermiş olduğu çabayı takdirle karşılıyoruz. Bizim görmüş olduğumuz şey şu: Ukrayna’da Rusya tarafından özellikle oldukça tehlikeli bir nükleer retorik şu anda Rusya liderliği ve Putin bunu ortaya koyuyor. Nükleer bir savaşın kazananı yoktur bunu her zaman dile getiriyoruz. Dolayısıyla bir nükleer savaş çıkmamalıdır. Bu Moskova’nın takip ettiği bu retorik tehlikenin hiçbir şekilde nükleer silah kullanılmamalı, kullanılması halinde buradaki çatışmanın özelliği, niteliği değişir. Bu bağlamda da uluslararası camia da çok açık bir şekilde bunu ifade etti. Nükleer silahlar hiçbir zaman kullanılmamalı.“
